Türk Coğrafya Kurumu Lideri, iklim bilimci ve İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Coğrafya Kısmı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Barbaros Gönençgil, dünyadaki olağan dışı sıcaklık beklentisinin kuraklığa tesirlerini anlattı.
Ülke bazından çok coğrafik bölge bazında örneklendirme yapılmasının gerçek olacağını, coğrafik manada karasal, iç kısımlardaki bölgeleri daha fazla etkileyecek bir durumun kelam konusu olduğunu vurgulayan Gönençgil, şöyle devam etti:
” Asya’da en çok kırsal faaliyetlerin ağır olduğu bölgeler etkilenecek yani Çin’in muhakkak bölgeleri, Hindistan’ın büyük bir kısmı, bilhassa Muson bölgesi, doğal Pakistan ve Afganistan’daki kırsal kısımlar. Balkanlar’ın iç kesitleri ya da Doğu Avrupa ülkeleri risk altında olabilir. Avrupa’nın kuzeyi ile güneyi birbirinden farklı. Mesela bu periyot, önümüzdeki aylar için söylemek gerekirse, kuzeyde daha düzgün yağış örneklerini görmek mümkün. Güney ve Orta Avrupa ise büyük gerilim yaşayacak.”
“UZAK BİR İHTİMAL DEĞIL”
Gönençgil, “Mevcut durum bizim ekstrem hadiseler dediğimiz, uç kıymetlerle müsabakamızı büyük ihtimalle imkanlı kılıyor. Yani Avrupa’da ve Asya’da, bu yıl geçtiğimiz yılların tekrarları olacak ya da onlardan öne çıkacak halde, gerek yüksek sıcaklık pahaları gerek su sorunuyla ilgili durumlarla karşılaşmak hiç de uzak bir ihtimal değil” dedi.
“SAĞLIK SORUNLARI FARKLI BİR STRES”
Gönençgil, Avrupa’da kuraklığın yaratabileceği problemler hakkında şu iddialarda bulundu:
“Akarsular ve ırmaklardaki su düzeylerinin azalması ve buna bağlı olarak barajlardaki su düzeylerinin düşmesiyle birlikte güç üretimindeki eksikler… Bir kısmı bu. Öbür istikametiyle tarım eserleri üzerinde bilhassa sulama azlığından kaynaklı olarak ortaya çıkan gerilim. Bir öbür istikametten kullanım suyu açısından ortaya çıkan azalma ve bu azalmanın ortaya çıkardığı gerilim. Artı, yüksek sıcaklıkların meydana getirdiği sıcak hava dalgaları ve onun oluşturduğu sıhhat sorunları farklı bir gerilim. Olağan bütün bunlarla birlikte güç kullanımı artacak zira sıcak hava dalgasıyla yani ortamın ısınmasıyla birlikte insanların serinleme gereksinimini karşıladığı şey daha çok klimalar oluyor ve bunun oluşturduğu ekstra bir güç yükü var.”
