28 Mayıs seçimlerinin ardından göreve başlayan ekonomi yönetimi, enflasyonu dizginlemek amacıyla uygulanan sıkı para politikalarına ek olarak, maliye yönetiminde de kapsamlı değişikliklere gitmişti.
En dikkat çeken değişikliklerden biri altın ithalatına yönelik getirilen kota uygulaması olurken, bu düzenlemenin devreye alınması, çeyrek, gram, cumhuriyet gibi altın türlerinde işçilik ücretinin katlanarak artmasına ve alım-satım işlemlerindeki makas aralığının rekor boyutlara ulaşmasına neden olmuştu.
Şimşek, ‘Uygulama devam edecek’ demişti
Söz konusu duruma mücevherat ve kuyumculuk sektöründen büyük tepki gelirken, Bakan Şimşek, Mayıs ayında yaptığı bir konuşmada bu tepkilere karşılık vermiş ve uygulamanın sürdürüleceğini şu sözlerle açıklamıştı:
“Altına yönelik biz bir kota uygulamasına gittik. Tabii ki çıkar çevreleri memnun değil… Valla kusura bakmasınlar, bir metali ülkede olmayan döviz kaynaklarıyla ithal edeceksiniz, sonra bir köşede atıl olarak duracak. Bunun neresi memleketin menfaatine? Vatandaşlarımızın tercihine saygılıyım. Bu noktada hiçbir tereddüt yok ancak biz burada kaynaklarımızı ülkemizin menfaatine ve yatırıma, üretime, dolayısıyla istihdama ve ağırlıklı olarak ihracata dönüştüreceğiz”
2025’te yasak kalkacak
Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası’nın (TCMB) bu ay aldığı 250 baz puanlık faiz indirim kararıyla birlikte ekonomide görece normalleşme sürecine hız verildi. Dünya’da yer alan habere göre; yeni yılda atılacak adımlardan biri de altın ithalatına yönelik kota uygulamasına son verilmesi olacak. Bakan Şimşek, yapılan son toplantılarda bu doğrultudaki değişiklikler için hazırlık talimatı verdi.
Söz konusu düzenlemenin özellikle altın ithalatına yönelik istismar vakalarında artışa neden olması ve ekonomide arzulanan ‘normalleşme’ adımlarına aykırılık taşıması, ekonomi yönetiminin ocak ayı itibarıyla altın ithalatına yönelik kısıtlamaları kaldırmasına yol açacak.
Altın fiyatlarını etkileyecek
Alınacak kararın, özellikle milyonlarca vatandaş tarafından tercih edilen gram, çeyrek ve tam altın gibi türlerde işçilik masraflarının düşmesine neden olması beklenirken, bu durumun alım-satım fiyatları arasındaki makas aralığının kapanmasına yönelik olumlu bir durum yaratacağı düşünülmekte.
KAYNAK: Sözcü