Türk Sanayicileri ve İş İnsanları Derneği (TÜSİAD) Lideri Orhan Turan kutlama iletisinde şu sözlere yer verdi:
“Cumhuriyet’in gelecek jenerasyonu olan bizler için 30 Ağustos 1922, bir ulusun kurulan yeni alemin içinde ve tarih sahnesindeki yerini almasını temsil ediyor. Cumhuriyet’imizin kurucu nesillerinin tüm fedakarlıklarını anarken, onlara duyduğumuz minnet hissinin karşılığını vermemizin yolu, gelecek kuşaklara muasır medeniyet düzeyinde bir ülke bırakmaktır. Bu sorumluluğun en kıymetli gereği gündelik ajandalarda değerli yer tutan konjonktürel gelişmelerden fazla uzun vadeli bir perspektife odaklanmaktır. İçinde yaşadığımız çok kutuplu, iklim krizinden sıhhat krizlerine kadar kriz yelpazesi hayli geniş bir dünyada kalkınmanın ve refahın temel sürükleyicisi insani gelişme ve yetkinleşme, bilim, teknoloji ve inovasyon, siyasal, ekonomik, toplumsal kurum ve kurallardır. Bu çerçevede Cumhuriyet’imizin ikinci yüzyılına girerken, yüksek katma bedel yaratan, kişi başı geliri yüksek, milletlerarası alanda saygın, toplumda kimseyi geride bırakmayan eşitlikçi, adil ve çevreci bir Türkiye’yi gelecek nesillere bırakacak yolda süratli ve kararlı adımlar atmalıyız.”
Kişisel bloğunda 30 Ağustos’un kıymetine dair bir yazı kaleme alan Yıldız Holding İcra Heyeti Üyesi Murat Ülker ise o gün yaşananları ayrıntılıca anlattıktan sonra şu sözlere yer verdi:
“Bugün 30 Ağustos, Dumlupınar Meydan Muharebesi ve Büyük Zafer’in 101. yılı kutlu olsun! Başta Başkomutan Mustafa Kemal Paşa olmak üzere her sınıftan subay ve erlerin kahramanlıkları, fedakârlıkları, feragatleri ve dayanma güçleriyle tarihimizde tekrar bir mukadderat günü… Bugün Kurtuluş Savaşı ismi verilen bu bir dizi muharebeyi kazanamasaydık bugün yoktuk, bağımsız bir millet olarak! Şükür ki halkımız millet olarak dayanışma içinde gösterdiği metin gayret ile bu badireyi de atlatmış ve bağımsızlığımıza kavuşmuştuk. Bugün hala “derin” anayasal tartışmalarda yapsak, pek birbirimizle anlaşamasak da birtakım mevzularda, unutmayalım; Biz kardeşiz, biriz! Kurtuluş Savaşı zaferimiz ve bağımsızlığımız kutlu olsun.” Ülker, bloğunda Cumhuriyet Vakfı İdare Heyeti Lideri Alev Coşkun’un 30 Ağustos’un 101’inci yılına özel yazısını önerdi.
İş dünyasının öbür temsilcilerinin bildirileri şöyleydi:
Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği Lideri M. Rifat Hisarcıklıoğlu: Tarihimiz göstermiştir ki, milletimiz hiç kimsenin boyunduruğu altında, tutsaklık içerisinde yaşamamıştır, yaşayamaz. En sıkıntı kurallar altında kazanılan Başkomutanlık Meydan Muharebesi, bunun en hoş örneğidir. Milletimizin, vatanına sahip çıkmaktaki gücü ve medeniyet yarışındaki azmi hiçbir vakit kaybolmayacaktır. Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve silah arkadaşlarının tarih sahnesindeki kararlılıkları, çabaları bizlere, yarınlara bakarken büyük güç katmaya devam ediyor.
İstanbul Sanayi Odası (İSO) Lideri Erdal Bahçıvan: 30 Ağustos Zaferi, zorluklara karşın birlik ve beraberlikle kazanılan bir büyük uğraşın sembolüdür. Ulusal tarihimiz açısından çok manalı olan bu bayramımızı kutlarken, Mustafa Kemal Atatürk başta olmak üzere, tüm şehitlerimizi hürmet ve rahmetle, gazilerimizi minnetle yad ediyorum.
Türkiye Müteahhitler Birliği (TMB) Lideri M. Erdal Eren: İmkansızlıklara karşın ülkenin tekrar inşası ile başlayan sürecin sonunda ülkemiz iktisadının tüm kalkınma sürecinde müteahhitlerimizin imzası da yer almaktadır. Ayrıyeten Türk müteahhitler, Cumhuriyetimizin kurucusu Ulu Başkan Mustafa Kemal Atatürk’ün, “Ulusları birbirine bağlayan klâsik bağlar ortasında ekonomik ve ticarî alakalar, elbet ki ileri gelenlerdendir” kelamında işaret ettiği üzere bugün 134 ülke ile kurulan bağların güçlendiricisi olmuşlardır.
