Çalışma ve Toplumsal Güvenlik Bakanı Vedat Işıkhan, Ankara Sanayi Odası’nda (ASO) ağustos ayı meclis toplantısına katıldı. Bakan Işıkhan, 2023’ün ikinci çeyreğini büyüme ile kapatma amacında olduklarını söyledi.
Yaklaşık iki milyon hak sahibinin yararlandığı Emeklilikte yaşa takılanlar (EYT) düzenlemesine ait konuşan ASO Lideri Seyit Ardıç ise rahatsızlıklarını lisana getirdi.
“EYT GİBİSİ UYGULAMALARA SON VERİLMELİ”
EYT gibisi uygulamalara son verilmesini belirten Ardıç, şu kelamları kaydetti:
“EYT düzenlemesi sebebiyle emekli olacak yaklaşık 1 milyon 750 bin çalışanımıza ödenen, ödenecek olan yaklaşık 300 milyar TL fiyatındaki kıdem tazminatı yükünün, işletmelerimizin finansman yapısını bozmaması için uygun kaidelerle kredi garanti fonu kredisi sağlanması talebimiz, bankalarca karşılık bulmamıştır. Mevzuat mucibince personelin emekli olması durumunda kıdem tazminatı derhal ödenmek durumundadır. Bu yasal yükümlülük, dikkate alınarak uygun kurallarla işletmelerimize kredi sağlanmalıdır. Toplumsal güvenlik sisteminin aktüerya istikrarını, işletmelerimizin iş gücü yapısını bozacak EYT gibisi uygulamalara son verilmelidir.”
“ARTAN TABAN FİYAT İŞLETMELERİ ZORLAMAKTADIR”
Seyit Ardıç minimum fiyat artışlarını ise büyümenin kapsayıcılığı açısından bedelli bulduklarını belirterek patrona verilen minimum fiyat dayanağının daima hale getirilmesini istedi.
Son periyotta artırılan taban fiyat meblağının işletmeleri zorladığını söyleyen Ardıç, “Çalışanlarımızın refahının artmasını destekliyoruz. Öte yandan, patron üzerinde oluşacak yükün bir kısmının devletimiz tarafından karşılanması da kıymetli bir konudur. Çünkü son devirde enflasyon oranının üzerinde artırılan taban fiyat, işletmelerimizi zorlamaktadır. 2016 yılında uygulanmaya başlandığında brüt taban fiyatın yüzde 6’sı oranında olan minimum fiyat dayanağı, bu oran dikkate alınarak daima hale getirilmelidir. Sanayicilerimiz tarafından istihdama ait olarak her fırsatta lisana getirilen problemlerin başında; vergi, SGK ve işsizlik sigortası üzere fiyat dışı kalemlerin daha düşük seviyelere indirilmesi hususu yer almaktadır. Bilhassa, ücretlilere uygulanan Gelir Vergisi basamakları değerli ölçüde açılmalıdır. Gelir Vergisi’nin birinci basamağı, geçmişte brüt minimum fiyatın 22 katı iken mevcut durumda 6 katına gerilemiş durumdadır. Uygulanan Gelir Vergisi oranları personellik masraflarını yükseltmekte, lakin çalışanlarımızın aldığı net fiyatı ise kıymetli oranda düşürmektedir. Gelir Vergisi basamakları tekrar düzenlenerek her yıl tekrar değerleme oranında artırılmalıdır” dedi.
