TELE1 Genel Yayın Direktörü Merdan Yanardağ, AKP ile Abdullah Öcalan’ın yine görüşerek tekrar tahlil sürecine başlayabileceklerini anlatmak için söylediği kelamlar nedeniyle trollerin amacı oldu. Yanardağ’ın kelamları bağlamından kopartılarak toplumsal medyada montajlanmış bir görüntü ile servis edildi. Yanardağ, trollerin çarpıtması nedeniyle tutuklanarak eski ismi Silivri Cezaevi olan Marmara Cezaevi’ne gönderildi.
CHP Erzincan Milletvekili Mustafa Sarıgül, Merdan Yanardağ’ın yaptığının gazetecilik olduğunu söyleyerek, “Programda bir AKP Milletvekili’nin kelamlarını yalnızca yorumlamıştır. 20-25 dakikalık konuşmanın 2-3 dakikalık kısmını keserek montaj yaparak servis ederseniz bu ne vicdana ne de ahlakı bedellere uyar. Merdan Yanardağ, ulusal birlik anlayışıyla inançlara hürmet anlayışıyla bayrağından toprağından ayrılmayan bir gazeteci arkadaşımızdır. Yanardağ Malazgirt’ten Kocatepe’ye tem bağımsız Türkiye diyen son derece bedelli bir gazeteci arkadaşımızdır” dedi.
Sarıgül, Yanardağ’ın tutuklanmasının bir gözdağı olduğunu söyleyerek, “Konu Merdan Yanardağ değil. Merdan Yanardağ üzerinden kamuoyuna göz dağı verilmeye çalışılıyor. Toplum ve muhalif bölümler sindirilmeye ve susturulmaya çalışılıyor” sözlerini kullandı.
Merdan Yanardağ’ın kamuoyunu aydınlatmaya çalıştığının altını çizen Sarıgül, “Yanardağ kamuoyunu aydınlatma misyonunu yerine getirmeye çalışmıştır. Basın ve tabir özgürlüğü kapsamında değerli beyanlarda bulunmuştur. Merdan Yanardağ’ın oradaki kanılarına katılırsınız katılmazsınız lakin bir gazeteci fikirlerini açıkladı diye böylesine bir gazeteciyi gözaltına alamazsınız.” diye konuştu.
Sarıgül, yandaşların tahlil sürecindeki tabirlerini de hatırlatarak, ”İktidara yakın medyanın ve AKP’li siyasalların konuşmalarına bakarsak hepsini içeri almak gerekir. O nedenle sayın Merdan Yanardağ ile ilgili bu türlü bir cürüm olsaydı geriye dönüp bakalım tahlil sürecinde neler konuşuldu. Neler yapıldı… İktidara gelirken özgürlüklerden basın özgürlüğünden bahsedenlerin bu hale gelmesi son derece düşündürücüdür. Bu karar Türkiye’de hukukun üstünlüğünü düşündürücü hale getirmiştir.” dedi.
