Memur ve emekli maaşına artırımı da içeren torba yasa teklifi TBMM Genel Heyeti’nde kabul edilmişti. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan‘ın imzasıyla Resmi Gazete‘de yayımlanan kararla en düşük memur maaşı 22 bin 17 liraya yükseldi. Emekli aylıklarına yüzde 25 artırım yapıldı.
MHP AKP İLE HAREKET ETMEDİ
Emekli artırımı Plan Bütçe Komisyonu’nda yasalaşmadan evvel MHP Önderi Devlet Bahçeli, 11 Temmuz’da düzenlenen MHP küme toplantısında emekli maaşlarına ait, “Emeklilerimize yapılan yüzde 25’lik maaş artışı, gördüğümüz kadarıyla makul ve kâfi bulunmamıştır” demişti. MHP Genel Lideri, emekli maaşlarına seyyanen artırım davetinde bulunarak, “8 bin 77 liralık seyyanen artışın kök fiyata aynısıyla emekli maaşlarına yansıtılması beklentimiz ve talebimizdir” tabirlerini kullanmıştı.
MHP Başkanı Bahçeli, Erdoğan’ı ziyaret ederek yüzde 25’lik artırım dışında seyyanen artırım istemesi sonrası CHP yüzde 34, SP ise 8 bin 77 TL seyyanen artırım önergesi verdi. İki önerge de AKP oylarıyla reddedilirken MHP’li vekiller AKP’yle birlikte hareket etmedi.
“BAHÇELİ’NİN AÇIKLAMASI EMEKLİLERİ ÜMİTLENDİRDİ”
Konuya ait Cumhuriyet TV’de açıklamalarda bulunan Cumhuriyet Gazetesi Yazarı ve SGK Uzmanı Nergis Şimşek, “Emeklilerin maaş artırımı TÜİK’in enflasyon bilgilerine bakılarak belirlendi. Lakin TÜİK’in açıkladığı datalar emeklilerin geçim zorluğuna bakıldığı vakit gerçeği yansıtmıyor. Örneğin ENAG bilgilerin ile TÜİK bilgilerin ortasında büyük bir fark var. Bu devirde birinci kez çalışan devlet memurları ile emekli devlet memurları ayrımı yapıldı. Yalnızca faal çalışan memurların maaşı 22 bin liraya yükseltildi. Teklif Meclis’te görüşülürken, sayın Devlet Bahçeli tarafından seyyanen artırımın tüm emeklilere yansıtılması tarafında bir istek belirtti. Bunun çabucak akabinde sayın Bahçeli’nin Erdoğan ile görüşmesi emeklileri ümitlendirdi. Fakat görüşmelerin sonucunda beklentiye karşılık bir sonuç çıkmadı” tabirlerini kullandı.
“5,5 MİLYON EMEKLİNİN MAAŞINA ARTIRIM YAPILMADI!”
Yaklaşık 5 buçuk milyon emeklinin maaşına hiç artırım yapılmadığına vurgu yapan Şimşek, “Nisan ayı prestijiyle 7 bin 500’e yükseltilen alt hudut aylıkları da tartışılıyor. Aslında alt hudut aylığı toplumsal güvenlik sistemi açısından çok istenen bir durum değildir zira prim karşılığı yapılan bir ödeme değildir. Devletin emekli aylıklarını minimum geçim fiyatı altında bırakmamak için belirlediği ölçülerdir lakin bu periyotta sistemi bozucu niteliğe kavuşturuldu. Türkiye’de SSK ve BAĞKUR emekli aylıkları bu ölçünün çok altındaydı. Lakin daha az gün prim ödeyerek emekli olan ile daha fazla gün prim ödeyerek emekli olan bu alt hudut ile birebir maaşı almaya başladı. Ayrıyeten alt hudut aylığına artırım yapıldığında 7 bin 500 liradan daha yüksek maaş alanlara hiçbir artırım yapılmadı. Bireylerin gerçek aylığı 7 bin 500 lira değil bu yüzden 7 bin 500 lira üzerinden artırım almadılar. Son artırımdan evvel sistemde 9 milyon emeklinin gerçek aylığı 7 bin 500 liranın altındaydı. Son yapılan artırımla bu sayının 5 buçuk milyona düştüğü söyleniyor. Bu durumda 5 buçuk milyon emekliye aslında hiç artırım yapılmamış oldu. Bankaya giden emekli, maaşına artırım geldiğini zannediyor hayalkırıklığı yaşıyor” dedi.
EMEKLİLER AKP DEVRİNDE FAKİRLEŞTİ!
Emekli aylıklarının 2000 yılından bu yana giderek azaldığını tabir eden Şimşek açıklamalarını şu sözlerle sonlandırdı:
“Sosyal güvenlik sisteminde yaşanan aylık hesaplama sistemleri problemli. Aylık hesaplama sistemleri daima değişiyor ve her yeni sistem yeni bir emekli kümesi oluşturuyor. Örneğin SSK’lılar için 2000 yılına kadar gösterge sistemi uygulanıyordu. Kendi içinde mantıklı bir aylık hesaplama sistemi. 2000 yılında değiştirildi, 2008 ekim ayında değiştirildi. Bugün EYT kapsamında emekli olacak bir yurttaşın emekli aylığı hesaplanırken bu üç değişikliğin de uygulandığı karma sisteme nazaran hesaplanıyor zira hizmetleri 2000 öncesi başladı. Tabi bu aylık hesaplama sistemleri boşuna getirilmiyor. Sonradan değişen bu sistemlerin emekli aylık oranını düşürücü tesirlere sahip olduğunu görüyoruz. Sistemde 2008 sonrası hesaplanan aylıkların çok düşük olduğunu görüyoruz. Bu durum alt hudut aylığına yükseltilerek kamufle ediliyor. Mesela 2008 öncesi emekli aylığı bağlanan hiçkimsenin maaşı bugün 7 bin 500 liranın altında kalmadı.”
