Türkiye Özgür Muhasebeci Mali Müşavirler ve Yeminli Mali Müşavirler Odaları Birliği (TÜRMOB), 6 şubat 2023 tarihinde meydana gelen, Kahramanmaraş merkez üslü zelzelelerin iktisada ve mali müşavirlere tesiriyle ilgili bir rapor yayımladı.
TÜRMOB Genel Lideri Emre Kartaloğlu, 11 ili etkileyen Kahramanmaraş merkezli sarsıntıların direkt maliyetlerinin 94 milyar dolar, GSYH’de meydana getirmesi beklenen kaybın ise 7,5 milyar dolar olarak kestirim edildiğini belirterek, “Deprem nedeniyle meydana gelen maliyetler için yaklaşık 98 milyar dolarlık bir finansman gereksinimi ortaya çıktı” sözünü kullandı.
TÜRMOB’tan yapılan açıklamaya nazaran, Birlik tarafından hazırlanan “6 Şubat Kahramanmaraş Sarsıntısının Türkiye İktisadına ve Mali Müşavirlere Tesiri Araştırması” yayımlandı.
Araştırma kapsamında hazırlanan raporda, 11 ilin etkilendiği sarsıntının direkt maliyetlerinin 94 milyar dolar ve GSYH’de meydana getirmesi beklenen kaybın 7,5 milyar dolar olacağı kestirim edildi.
Deprem ve afet sigortasında toplanan primler ile özel dal ve bireylerin yaptığı bağışların toplamının ise yaklaşık 3,5 milyar doları bulduğu belirtildi.
FİNANSMAN GEREKSİNİMİ 98 MİLYAR DOLAR
Açıklamada görüşlerine yer verilen TÜRMOB Lideri Kartaloğlu, afetin maliyetlerine dikkati çekerek, “Deprem nedeniyle meydana gelen maliyetler için yaklaşık 98 milyar dolarlık bir finansman muhtaçlığı ortaya çıktı. Bu direkt maliyetlerin finansman gereksiniminin nasıl karşılanacağına ait olarak alınacak kararlar, oluşturulacak siyasetler zelzelenin dolaylı maliyetlerinin ne kadar vakte yayılacağından ne kadar büyüyeceğine ve hatta toplumun hangi bölümlerini nasıl etkileyeceğine kadar birçok faktörü belirleyecek” tabirlerini kullandı.
Bölgedeki mali müşavirlerin de yaklaşık yüzde 4’ünün kent değiştirdiğini yahut değiştirmeyi planladığını vurgulayan Kartaloğlu, şunları kaydetti:
“Bölgedeki mali müşavirlerin gerek ikamet alanları gerek işyerleri için konut-işyeri edinme süreçlerine faal iştirak sağlayacak siyasetler geliştirilmesi, bu şahısların hayat standartlarını eski haline yakın bir duruma getirmelerini ve hatta çocuklarının eğitimlerini kesintiye uğramadan yürütebilmelerini sağlamak için finans kuruluşlarıyla birlikte farklı düzenekler geliştirilmesi kıymetli bir eksikliğin giderilmesine yardımcı olacaktır.”
