1. Karar: Neye odaklanacağınız mevzusunda dikkatli olun
Çevrenizde dikkatinizi dağıtacak bir hayli şey var. Şu anda yaşanan şeylere ya da gelecekte yaratacaklarınıza odaklanabilirsiniz. Ya da geçmişinize odaklanmayı seçersiniz. Dikkatiniz nerdeyse, enerjiniz de o doğrultuda ilerler. Neye odaklandığınız ve bunu yapış biçiminiz, tam hayatınızı şekillendirir.
Sahip olduklarınıza mı yoksa hayatınızda beceriksiz olanlara mı odaklanmaya eğilimlisiniz? Sahip olmadıklarınıza odaklanmaktan ve sizden ekonomik olarak daha iyi olanları çekememektense, kıymetini öğrenmeniz gereken ve parayla satın alınamayacak şeylere sahip olduğunuzu görmeniz gerekir.
Sıhhatiniz, aileniz, dostlarınız, fırsatlarınız ve usunuz için minnet dinleyebilirsiniz. Elinizde olanlardan mutlu olma alışkanlığı geliştirmek, duygusal sıhhatin ve zenginliğin tertemiz bir düzeyini yaratır. Ama asıl sual şudur: Usunuz, vücudunuz, kalbiniz ve ruhunuzdan reel anlamda memnuniyet dinlemek için mücadele sarf ediyor musunuz? Neşe, mutluluk ve doyumu bulabileceğiniz yer burasıdır. Hayatınızın bir sürü alanını etkileyebilseniz de, çoğu zaman hakimiyet edemezsiniz. Şayet hakimiyet edemediğiniz şeylere odaklanırsanız, hayatınızda daha fazla stres olur. Bu negatif bakış açısını seçerseniz, sıradaki ikinci kararı vermeniz gerekir.
2. Karar: Tam bunların ne anlama geldiğini bulmaya çalışın
Nihayetinde hayatınızla alakalı neler sezdiğiniz, yaşadıklarınız ya da yaşamadıklarınız ve nasıl bir mali vaziyetiniz olduğuyla alakalı değildir. Hayat niteliğinizi, sizin bunlara yüklediğiniz anlam tanımlar. Çoğu zaman, hayatınızdaki hadiselere anlam yüklemede şuur dışınızın tesirini fark etmezsiniz. Hayatınızı sekteye uğratan bir vaka yaşadığınızda araba kazası, sağlık meseleyi ya da işinizi kaybetmek gibi bunu bir son olarak mı, yoksa bir başlangıç olarak mı düşünmeye yatkınsınız? Biri size karşı çıktığında, onun sizi aşağıladığını mı düşünürsünüz, yoksa size yol gösterdiğini ya da sizi gerçekten umursadığını mı?
Hayatınız sizin yüklediğiniz anlamlardan ibarettir. Her anlam ona özgü bir duyguyu birliktesi getirir ve hayat niteliğiniz de duygusal olarak nerede olduğunuzla yakından alakalıdır. Hepimiz antidepresan kullanıp hala bunalımda olan insanlar görmüşüzdür. Şayet hayatımızda beceriksiz ya da hakimiyetimiz dışında olanlara odaklanırsak, ne kadar çok ilaç kapsasak içelim, umutsuzluk ve mutsuzluktan kurtulamayız. Şayet “hayat yaşamaya dokunmaz” gibi bir anlam yüklersek, hiçbir antidepresanın üstesinden gelemeyeceği bir duygusal gidişat yaratmış oluruz. Odaklandığımız noktaları ve yüklediğimiz anlamları değiştirirsek, hayatta olabileceklerin hududu yoktur. Bu surattan hakimiyeti elinize alın ve unutmayın: Anlam duygu demektir, duygu da hayat. Şuurlu ve usluca tercihler yapın. Tam hadiselerde güçlü bir anlam arayın; bu sayede en derin mantığıyla zenginliğe erişebilirsiniz. Aklınızda bir kere anlam yaratırsanız, bu da duyguyu yaratır ve bu duygu, sizi alttaki 3. kararı vermeye yönlendirir.
3. Karar: Ne yapacaksınız?
Duygusal açıdan içinde bulunduğunuz gidişat, yaptıklarınızı ciddi şekilde şekillendirir. Şayet asabiyseniz, mutlu olduğunuz zamanlardan çok daha değişik bir biçimde davranırsınız. Tutumlarınızı değiştirmek istiyorsanız, bunun en ivedi yolu odaklandığınız şeyi değiştirmek ve yüklediğiniz anlamı daha efor veren, cesaretlendirici bir hale dönüştürmek. Herkesin hiddetini ifade etme biçimi değişiktir. Kimileri bunu suskunca yapar, kimileri daha hengameli ve şiddetli bir biçimde. Bazı insanlar da pasif-dargın bir fırsat elde etmek ya da intikam almak için hiddetini bastırır. Peki, bu tutum çeşitlerinin kaynağı nedir? İnsanlar tutumlarını, saygı dinledikleri ve hoşlandıkları şahıslara bakarak geliştirirler. Çoğu zaman, kendimizi gençliğimizde tanık olduğumuz ve hiç beğenmediğimiz tavırları yaparken buluruz. Bu surattan kızdığınızda, dramatik ya da yalnız sezdiğinizde nasıl davrandığınızın farkına varmanız çok ehemmiyetlidir. Şayet tutumlarınızı tanımazsanız, değiştiremezsiniz de. Şimdi bu 3 kararın gücünün farkında olduğunuza göre, artık hayatta yapmak istediklerinizi yapan rol modelleri aramaya başlayabilirsiniz. Tutku dolu ilişkileri olan insanların odaklandıkları noktalar tamamen değişiktir; aralıksız didişen insanlara kıyasla ilişkilerine yükledikleri anlamlar gibi…